“Bugün açıklanan verilere göre Türkiye, 2011’in dördüncü çeyreğinde yüzde 5,2’lik bir büyüme performansı sergileyerek, 2011 genelinde yüzde 8,5 büyümeyi başardı. Türkiye’nin bu başarıyı Avrupa ekonomilerinin ardı ardına krize girdiği, Orta Doğu coğrafyasında ciddi siyasi çalkantıların olduğu bir dönemde gerçekleştirdiği unutulmamalı.

Bu performansıyla Türkiye ekonomisi, Çin’den sonra en hızlı büyüyen ikinci ülke oldu. Büyüme performansında, Türk özel sektörünün katkısı son derece büyüktür. Özel tüketim ve yatırım harcamalarının büyümeye katkısı yüzde 9,5 olarak gerçekleşti. Kamu harcama ve yatırımlarının katkısı binde 4’te kaldı.

Bir diğer olumlu gelişme de, dış ticaret açığının büyümeye olumsuz etkisinin daralıyor olmasıdır. 2011’in ilk 9 ayında dış ticaretimiz büyümeyi yüzde 3,1 daraltırken, bugün açıklanan verilerle 2011 genelinde dış ticaretin daraltıcı etkisi yüzde 1,4’e geriledi. 2012’in ilk çeyreğindeki rekor ihracat düzeylerini de dikkate aldığımızda dış ticaretin 2012’de büyümeye olumlu katkı sağlayacağını tahmin ediyoruz.

Tüm gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeleri hayran bırakan yüzde 8,5’lık büyüme performansıyla birlikte Türk özel sektörü, iş ve aş sağlamaya da devam etti. 2011 yılında özel sektörde çalışan kişi sayısı 1,3 milyon arttı. Böylece Türkiye’de işsizlik düzeyi kriz öncesi seviyelerin bile altına geriledi.

2012 yılından da beklentimiz, yüzde 4’lük tahminlerin ötesine geçen bir büyüme performansıdır. Türkiye ekonomisi ve Türk özel sektörü bunu başarabilecek dinamizme sahiptir.”
​