20.11.2013 İstanbul TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, g3 Forum’unda yaptığı konuşmada, girişimciliğin kurallarından bahsederek, girişimci adaylarına, kararlı ve cesur olun, yapılmayanı yapın, çok çalışın, sermayeyi bahane etmeyin tavsiyesinde bulundu.
Tüm dünyada 138 ülke ile aynı anda kutlanan Global
Girişimcilik Haftası’nın en önemli etkinliklerinden biri olan g3 Forum’un
üçüncüsü, İstanbul Suada’da gerçekleştirildi. TOBB, Uluslararası Girişimcilik
Merkezi ve GATE Türkiye ev sahipliğinde gerçekleşen ve 1500 girişimci adayına
ev sahipliği yapan forumda, TOBB Başkanı M.
Rifat Hisarcıklıoğlu ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, girişimcilere hitap ettiler.
TOBB
Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu kapanış oturumunda yaptığı konuşmasında, Türkiye’nin
girişimcilikten başka çaresi olmadığını, dünyada petrolü, doğalgazı olan
ülkelerin halklarının değil, girişimci sayısı çok olan ülkelerin halklarının
daha zengin olduğunu söyledi.
Hisarcıklıoğlu,
Almanya ve Japonya’nın 1945’lerde yerle bir olmalarına rağmen bugün dünyanın
ikinci, üçüncü ekonomileri haline gelmelerinin girişimcileri sayesinde olduğunu
ifade etti.
Kazakistan’ın
Dünya Bankası ve OECD’ye rapor hazırlattığını, raporda “petrol ve doğalgazımız
bittiğinde zenginliğimizin devamının çözümü nedir” sorusuna cevabın
girişimcilik olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, Dünya Bankası ve OECD
tarafından, girişimcilerin örgütlenmesi noktasında ise TOBB’un rol model
gösterildiğini söyledi.
Salondaki gençlere seslenen Hisarcıklıoğlu, “Girişimcilik anlamında
dünyaya rol model olduğumuz bir dönemde yetiştiniz. En büyük şansımız Sayın
Babacan. Girişimcinin önünü açan bir isimin ekonominin dümeninde olması büyük
şans” dedi.
Bu hafta 138 ülkede bu organizasyonun yapıldığını anlatan TOBB Başkanı, “Geçen
sene en kapsamlı ve başarılısını biz yaptık. Bu sene de müthiş faydalı ve üst
düzey bir format var. Sabahtan bu yana müthiş bir tecrübe aktarımı ve fikir
alışverişi oldu. Bu imkanı başka hiçbir ortamda bulamazsınız.
Yuvarlak masa toplantılarında çok iyi seçilmiş 3 başlık vardı. ‘Fikrim
var, param yok’, ‘Fikrim var, nasıl yapacağımı bilmiyorum’ ve ‘Fikrim yok,
girişimci olmak istiyorum’. Burada en çok ilgiyi hangisi çekti. Fikrim var,
param yok. Biz de buraya parayı getirdik. Girişimcinin en önemli noktası paranın
olmaması” şeklinde konuştu.
-Girişimci olmanın kuralları
Girişimci olmak için 5 ana kural olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu şöyle
devam etti: “İlk kural kararlı olmak. Benim iş hayatımı bileniniz var mı? Girişimci
bir aileden geliyorum. Büyüklerim benim ne zaman önümü açacak diye düşünüyorum.
Gencim. Kuzenimle beraber kendi işimi kuracağım dedim. Bize ilk karşı çıkan
ailem oldu. Ama biz verdiğimiz karardan dönmedik. Girişimcilik aslında bir risk
işi.
Başarılı bir girişimci olmak için cesur olmak lazım. Bundan 5-6 sene
önce, dil, adres bilmeyen, internet kullanamayan insanlar bunları başardı.
Şimdi yeni nesil, dil biliyor, adres biliyor, interneti kullanabiliyor.
Yapılamayanı yapmak lazım. Buna yenilikçilik diyorlar. Eskiden iş
yapmanın kuralı şuydu: “komşun ne işi yapıyorsa sen de onu yap”. Önümüzde
başarılı bir örnek olurdu, onu takip ederdik. Şimdi esas başarıyı kimsenin
yapmadığını yapmak getiriyor.
Bir girişimci iyi bir gözlemci olmalı. 10 yıl önce simit nerde satılırdı?
Tablada. Şimdi sarayda satılıyor. Simit’i yeniden mi icat etti. Hayır. Satış
yöntemini değiştirdi. Hanginiz hayal ederdiniz simit satarak milyon dolar ciro
elde edileceğini. Bakın şimdi Amerika’ya ihraç ediliyor. Dünyaya taşındı. İşte
bu yapılmayanı yapmak, düşünülmeyeni düşünmek.
Girişimci olmak için çok çalışmamız lazım. Yılmayın, azimli olun. Kimse
öyle bir anda başarılı da olmaz, zengin de olmaz. Bu iş çok çalışma ve sebat
işidir. Bakın çoğunuz Angry Birds
oyununu biliyorsunuz. Geçen hafta sayın Başbakanımızla Finlandiya’ya
gittiğimizde ofislerini ziyaret ettik.
Angry Birds’ü yazan firma Rovio
2003 yılında kurulmuş. Kurucusu bu oyundan önce 51 oyun piyasaya sürmüş.
Hiçbiri tutmamış. Ama 52. Deneme olan Angry Birds 3 yılda 12 milyon kopya
satmış. Şimdi yılda 700 milyon kişi bu oyunu indiriyor. Oyun satışından yılda
10 milyon dolar kazanıyor.
Ama bu rakam reklam gelirinin
yanında bir hiç. Yılda 10 milyar adet reklam gösterimi ile google’ı sollamış
durumda. Şimdi bunun oyuncaklarını da satmaya, bunun frenchise’ını vermeye
başladılar. Kazanç o kadar büyük ki 2 sene önce bir firma oyunu 2,5 milyar
dolara satın almak istedi, satmadılar. İşte bu girişimci, ilk denemesinde
vazgeçse de hiçbir şey kazanamayacaktı, 50. denemede vazgeçse de hiçbir şey
kazanamayacaktı”.
-Başbakan Yardımcısı Babacan
Girişimcilik
ve başka birçok konuya devletin karışmasının faydalı olmadığını belirten Başbakan
Yardımcısı Ali Babacan da, özel sektörün kendi dinamikleriyle güzel işler
yaptığını kaydetti.
Türkiye'de
son 11 yıldaki ekonomik büyümenin tamamen özel sektörden geldiğine işaret eden
Babacan, "11 yıldır bu Hükümet'in bir üyesi olarak söylüyorum; özel sektör
harcadığı ve yatırım yaptığı zaman çok daha isabetli ve verimli oluyor.
Devletin girişimcilikle ilgili en önemli rolünü engel olmamak ve gölge yapmamak
olarak görüyorum" dedi.
Girişimcilik
destek programlarının burada sadece küçük bir tatlandırıcı niteliğinde olduğunu
belirten Babacan, girişimcilikte başarı için cesaretli, sebatlı, çalışkan ve
güvenilir olmanın son derece önemli olduğunu dile getirdi.
Ali Babacan,
güven ve itibar varsa kaynak bulmanın kolaylaşacağını vurgulayarak, tecrübeli
kişilerle istişare etmenin ve fikrin bir ihtiyacı gidermeye yönelik olarak
ortaya çıkmasının da girişimcilikte önemli olduğunu ifade etti.
- "Nihai hedef, fırsat eşitliği
sunulmuş bir rekabet yapısı"
Başbakan
Yardımcısı Babacan, girişimciliğin özel sektörün canlılığını sürdüren temel
faktör olduğunu vurgulayarak, "Rekabetin olduğu yerde daha fazla etkinlik
ortaya çıkıyor ve ülke kaynakları daha verimli kullanılıyor. Her sektörde
mutlaka rekabetin çok iyi çalışması gerekiyor. Problemlerimiz var, bunların
farkındayız. Ancak nihai hedef, kuralları konmuş ve fırsat eşitliği sunulmuş
bir rekabet yapısı. Rekabetin iyi işlediği ekonomiler nihayetinde büyüyen
ekonomiler oluyor. O ülkenin halkı da daha ucuz ve daha kaliteli ürün ve
hizmete ulaşabiliyor" diye konuştu.
Hükümet
olarak yatırım ortamının iyileştirilmesi ve iş yapma ortamını
kolaylaştırılmasının temel hedeflerinden biri olduğunu belirten Babacan,
finansman ve vergi politikaları konusunda kolaylaştırıcı bazı uygulamaları
hayata geçirdiklerini söyledi.
Başlattıkları
melek yatırımcı uygulamasına değinen Babacan, şunları kaydetti: İş meleği
dediğimiz kişiler, yeni bir girişime yatırım yaptıklarında, ortak olmak için
koydukları rakamı gelir vergisi matrahından düşüyoruz; normalde yüzde 75, ama
TÜBİTAK'ın Ar-Ge ve yüksek teknoloji ağırlıklı projesinin bir parçası ise yüzde
100'ünü vergi matrahından düşüyoruz. En az 2 yıl ortak kalmak şartıyla,
ortaklıktan çıktıklarında hisse almaları ile hisse satmaları arasındaki elde
ettikleri kazanç da tamamen gelir vergisinden muaf.
İlk defa Hazine'nin,
girişim sermayesi amaçlı fonlara fon sağlayan fonlar için bir ortaklık imkanını
getirdik, bunun yasasını çıkardık. İkincil düzenlemelerini istişare ile
hazırlıyoruz. Bu da bittikten sonra devlet bunlara ortak olabilecek. Devletin
buraya koyacağı rakamlar çok büyük rakamlar olmayacak ama kriterler koyacağız.
Kriter koyduğumuz için dışarıdan bu işe bakanlar için bir kalite tescili
olacak."
Melek
yatırımcı sayısının 115'e yükseldiğini ve başvurular geldikçe hızlı bir şekilde
değerlendirildiğini anlatan Babacan, "Ancak şu andaki başvuru sayısı
maalesef çok yüksek değil. Bizim Türkiye'de binlerce melek yatırımcı görme
arzumuz var. Buna hazırız. Yeter ki 'Ben melek yatırımcı olmak, vergi
avantajlarından istifade etmek istiyorum' diye başvuru gelsin" ifadelerini
kullandı.