Yemeğe, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanı sıra, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel, Ankara Garnizon Komutanı Orgeneral İhsan Uyar, olimpiyat şampiyonu eski halterciler Naim Süleymanoğlu ve Halil Mutlu, sanatçı Yıldız İbrahimova, iş adamları, bürokratlar ve diğer davetliler katıldı.

Gül ve Plevneliev, konukları Büyük Resepsiyon Salonu'nun girişinde karşıladı.

Yemekteki konuşmasına, Plevneliev ve beraberindeki heyeti Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu kıvancı dile getirerek başlayan Cumhurbaşkanı Gül, geçen yıl Bulgaristan'a yaptığı ziyaretin güzel anılarının canlılığını koruduğunu ifade etti.

Cumhurbaşkanı Gül, ''Köklü tarihi geçmişe sahip iki komşu ve müttefik ülkeyiz. Güç bir tarihten güçlü bir dostluk çıkartabilmemiz, belki de başarılarımızın en büyüğüdür. Aramızdaki kadim kültürel bağlarla özenle muhafaza ettiğimiz karşılıklı dostane duygularımız, günümüzde de işbirliğimizin devamı için en sağlam zemini oluşturmaktadır'' diye konuştu.

Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev de cumhurbaşkanı sıfatıyla Türkiye'ye ilk ziyaretini gerçekleştirdiğini belirterek, kendisine ve heyetine gösterilen misafirperverlik için teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Gül'ün iki ülke ilişkilerinin gelişmesine, bölgedeki istikrara ciddi katkı sağlayan bir siyaset ve devlet adamı olduğunu dile getiren Plevneliev, saygısını ifade etti.

Dinamik bir şekilde gelişen ticari ve ekonomik ilişkilerin potansiyelinin büyüklüğüne dikkati çeken Plevneliev, Bulgaristan'ı, ''Türk yatırımları için mükemmel istikamet'' olarak niteledi. Plevneliev, ''İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda altyapı, enerji, sınır ötesi işbirliği ve karşılıklı çıkarlarımızın mevcut olduğu başka alanlardaki ortak projelerimizin sayısı artmaya devam edecek ve siyasi diyaloğun sıklık derecesine ulaşacaktır'' diye konuştu.

Enerji alanındaki işbirliğinin Bulgaristan için kilit önem taşıdığını vurgulayan Plevneliev, kültür ve eğitim alanında da halkların yakınlaşması için ön koşul sayılabilecek anlaşmalar imzalandığını anımsattı.
​