06.06.2014 Bursa TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın 125’inci kuruluş yıldönümü dolayısıyla düzenlenen programa katıldı. Hisarcıklıoğlu burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin orta gelir tuzağıyla karşı karşıya olduğuna dikkat çekerek, bu durumdan kurtulmak için reform ateşini yeniden yakmak gerektiğini vurguladı.
HABER VİDEOSU İÇİN TIKLAYINIZ.
Bursa TSO’nun 125’inci kuruluş yıldönümü dolayısıyla Bursa Merinos
Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen toplantıya TOBB Başkanı
Hisacıklıoğlu’nun yanı sıra, Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, Bursa TSO Başkanı
İbrahim Burkay, Bursa TB Başkanı Özer Matlı, ilçe oda ve borsa başkanları ile çok
sayıda işadamı katıldı.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu konuşmasında reform çağrısında bulundu.
Türkiye’nin dünyadaki gelişmelere ayak uydurmadan zenginleşemeyeceğini anlatan
Hisarcıklıoğlu, “Türkiye bu gelişmelere ayak uyduramazsa zenginleşemez. 17’inci
ekonomiyiz biz. Önümüzdeki ülkeleri geçmek istiyoruz. Ama maalesef 6 yıldır
yerimizde sayıyoruz. Buna orta gelir tuzağı diyoruz. Bu durağanlıktan çıkmamız
lazım. Biz koşmak istiyoruz. Ne olur bütün ülkede reform ateşini yeniden
yakalım. Bunu yakamazsak yükler altında eziliriz, rekabet gücümüzü kaybederiz”
diye konuştu.
-Ayrışmaya değil, kaynaşmaya
ihtiyacımız var
Zengin olmak için ticaretin önünün açılması gerektiğini belirten
Hisarcıklıoğlu, bunun için de huzura ihtiyaç olduğunu bildirdi. Hisarcıklıoğlu
ayrışmaya değil, kaynaşmaya ihtiyacımız var. Bizim istediğimiz huzur. Herkes
kendi iini yapsın, siyaset siyasetini yapsın, biz de kendi işimizi yapalım”
dedi.
İlave bir kişiye iş ve aş verebilmenin büyük bir bahtiyarlık olduğunu
anlatan TOBB Başkanı, Türk özel sektörünün başarı hikayesinden söz etti.
Hisarcıklıoğlu, “Biz bu güzel tabloyu neye rağmen yaptık? Her tarafımızdaki
siyasi ve ekonomik krizlererağmen yaptık. Türk özel sektörü bu ülkenin
geleceğine inandı 160 milyar dolar yatırım yaptı. 4,5 milyon kişiye ilave
istihdam sağladı.Bize birincilik yakışır. Biz bu ülkeyi ekonomi de bir numara
yaparız, yeter ki birliğimize beraberliğimize halel getirmeyelim” ifadesini
kullandı.
-Hisarcıklıoğlu’ndan Bursa’ya
övgü
Bursa’nın bir başkent olduğunu hatırlatan Hisarcıklıoğlu, kentin başkent
olmanın kültürünü fazlasıyla taşıdığını belirtti.
Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Biz de oda kültürünü sistemini Fransa’dan
aldık gibi görünüyor ama aslında onlar bizden almış. Çünkü ahilik ve lonca
sistemi neyse bugün oda sistemi o. Oda sisteminin ana kurucusu sizsiniz. Bursa
her zaman üretimin ve ticaretin başkenti olmuş. Biz belki de 125. Yılı değil 5
asırlık bir örgütlenmeyi kutluyoruz. Dünyada üyesine en iyi hizmeti veren
odalar bizim olacak dedik ve aynı otellerde olduğu gibi odalarda da 5 yıldız
uygulamasını getirdik. Bugün Bursa TSO, Londra, Berlin, Paris odası üyelerine
hangi hizmetleri veriyorlarsa aynı hizmeti veriyor. Sıkıntılarımız var mı var.
Sıkıntılarınızı anketlerle ölçmeye çalışıyoruz. Bizim vazifemiz sizin bu
sıkıntılarınız hükümetle bürokratlarla oturup çözmek.
Bursa Türkiye için çok önemli. Son 10 yılda Bursa ihracatını tam 5 kat
artırmış. Bursa 12 milyar dolar ihracat yapar hale gelmiş. Bizden buradan
morali alıyor Van’a Hakkariye götürüyoruz haberiniz olsun. Otomotiv, sentetik
iplik, salça, şeftali, sofralık zeytin gibi birçok üründe Bursa çok önemli.
500 bin turist sayısı Bursa’ya yakışmıyor. Potansiyel çok daha fazla.
Dünyaya en açık olan şehrimiz Bursa. Onun için dünyada ne olup bitiyor bunu çok
iyi bilmemiz lazım.”
-Dünyadaki 7 önemli trend
Dünyada 7 tane önemli trend bulunduğunu dile getiren TOBB Başkanı
Hisarcıklıoğlu, “Dünyada finans haritası, enerji haritasi ve ticaretin
kuralları değişiyor. Orta sınıf patlaması yaşanıyor dünyada. Eskiden dünyada
ülkeler yarışırdı. Şimdi şehirler yarışıyor. Rekabet artık şehirler arasında.
Şehrin ekonomisi birinci öncelik haline geliyor. Bursa ne kadar katma değer üretirse
Türkiye o kadar kazanır” dedi.
-Artık dünya mal değil, girişimci
ithal etmenin derdinde
Uluslararası rekabette girişimciliğin ana unsur haline geldiğini hatırlatan
Hisarcıklıoğlu şunları söyledi: “Dünyanın en zengin şirketleri ABD’de Silikon
Vadisi’nde. Burada yatırım yapan girişimcilerin yüzde 52’si ABD dışında doğmuş.
Yine çalışanlarının yüzde 50’si de ABD dışında doğmuş. Yani herkes artık mal
değil, girişimci ithal ediyor. Daha fazla üretim, daha fazla zenginlik için
daha fazla girişimciyi Bursa’ya çekiyor olmamız lazım. Bursa’nın üretim üssü
olması lazım.
Artık bütün dünyada ekonominin bel kemiği internet. Ama bunu sadece
haberleşme ve haberler için kullanıyoruz. Ama bunu esas ticaret için
kullanmalıyız. Sosyal medyaya karşı değilim ama herkes bunu esas ticaret için
kullanıyor. Malını internete koyuyorsun. Bir saniye sonra dünyanın öbür ucunda.
Bundan daha hızlı malını tanıtabileceğin ortam
var mı ?
Bugün İngiltere’nin toplam ticaretinin yüzde 14’ü internetten. Bizimki
ise sadece yüzde 1. Bu oranı muhakkak artırmalıyız. e-ticaret olmazsa olmazımız
olmalı.”
-Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz ise konuşmasında, "Neresinden
bakarsanız bakın Türkiye gerçekten çok önemli bir atılım yaptı. Küresel krizin
etkisine rağmen yüzde 5 civarında ortalamada reel olarak büyüme sağladı. Bu
önemli bir başarı. Bir taraftan da yoksulluğu azalttık. Günlük harcaması 4,5
doların altında olan nüfusumuz yüzde 30'lardan yüzde 2,3'lere kadar
geriledi" ifadesini kullandı.
Yılmaz, Bursa Ticaret ve Sanayi Odası'nın (BTSO), Merinos Atatürk
Kongre ve Kültür Merkezi 'nde (Merinos AKKM) yıl dönümü kutlama programında yaptığı
konuşmada, Bursa'nın imparatorluk bakiyesi bir şehir, payitaht olduğunu
söyledi.
Bursa'nın çok göç olan bir kent olduğunu, her yıl kente 50 bin kişinin
eklendiğini vurgulayan Yılmaz, bunun kente ciddi bir zenginlik ve renk
kattığını belirtti. Bursa'nın 125 yıllık odasıyla önemli derecede altyapı
kültürünü barındırdığını ifade eden Yılmaz, Türkiye'de cumhuriyetin
kuruluşundan bu güne önemli sanayileşme devrimlerinin gerçekleştiğini,
Bursa'nın bu serüvende ayrıcalıklı bir konuma sahip olduğunu bildirdi.
Yılmaz, Türkiye'nin geçen yılki milli gelirinin 820 milyar dolara
ulaştığını belirterek, şöyle devam etti:
"İhracatımız 151,5 miyar dolara ulaştı. Ar-Ge harcamalarımızın
milli gelire oranı, bu büyüyen milli gelir içinde yüzde 0,92'lere geldi. Kişi
başına milli gelirimiz 10 bin 700, 10 bin 800 dolarlar mertebesine çıktı.
Enflasyon ve faizler tek haneli rakamlara indi. Kamu borcunun milli gelire
oranı yüzde 36'lara kadar geriledi. Bütün bunlar son derece olumlu rakamlar.
Neresinden bakarsanız bakın Türkiye gerçekten çok önemli bir atılım yaptı.
Küresel krizin etkisine rağmen yüzde 5 civarında ortalamada reel olarak büyüme
sağladı. Bu önemli bir başarı. Bir taraftan da yoksulluğu azalttık. Günlük
harcaması 4,5 doların altında olan nüfusumuz yüzde 30'lardan yüzde 2,3'lere
kadar geriledi."
Gelinen noktayı yeterli bulmadıklarını, rehavete kapılmadan reformlara
devam etmeleri gerektiğini ifade eden Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Rehavete kapılırsak çok büyük bir yanlış yapmış oluruz.
Başarılarımız iyi güzel ama bu başarıların üzerinde oturup beklersek zaman
kaybederiz ve olduğumuz yerde kalıp daha ileriye gidemeyiz. Dolayısıyla
reformlara devam etmemiz gerekiyor. Reformlara devam ederken yeni bir kriz
yaşamadan bunları yapmamız gerekiyor. Kriz yaşayıp reform yapmak kolay. Kriz
yaşarsınız mecburen reform yaparsınız. Türkiye'nin son 10 yılda başardığı en
önemli işlerden biri kriz yaşamadan reform yapmayı becerebilmesi oldu. Bunu
devam ettirmemiz gerekiyor. Dünyada krizler yaşanırken bir çok sarsıntılar
olurken 4,5 milyon istihdam oluşturmuşuz. Dünya genelinde 60 milyondan fazla
insan istihdamını kaybederken Türkiye, 5 milyondan fazla istihdam üretti.
Bunlar işte reformların değişimlerin sonucu. Bu değişim dönüşüm sürecini devam
ettirmek zorundayız."
- 2023 vizyonu
Bakan Yılmaz, 2023 vizyonunun artık toplumun tüm kesimlerince
sahiplenildiğini, bundan dolayı da çok mutlu olduklarını bildirdi.
2013 yılında milli geliri 2 trilyon doları aşmış, kişi başı milli
geliri 25 bin dolara ulaşmış, 500 milyar dolar ihracat gerçekleştiren, Ar-Ge
harcamaları milli gelire oranı yüzde 3'lere çıkan ve bunun 3'te 2'sini özel
sektörün gerçekleştirdiği bir Türkiye hayal ettiklerini ifade eden Yılmaz,
enflasyonun ve faizlerin de düşük tek haneli rakamlara ulaşması için
çabalayacaklarını belirtti.
Yılmaz, Türkiye'nin hedeflerine reform yapmadan ulaşamayacağını
kaydederek, "Dünyada ülkeler gelir durumlarına göre sınıflandırıyorlar.
Dünya Bankası yapıyor bunu. Düşük, orta ve yüksek gelirli ülkeler var. Orada
gelir de ikiye ayrılıyor düşük orta gelir, yüksek orta gelir. Türkiye son 10
yılda düşük seviyelerden, orta seviyelere doğru yükseldi"
değerlendirmesinde bulundu.
Konuşmaların ardından BTSO'nun kurucusu Osman Fevzi Efendi'nin torunu
Memduh Göçken, BTSO'nun ilk üyesi Kızıl ailesi adına Ömer Kızıl, diğer üyeler,
başkanlık yapmış isimler ve personele plaket verildi.
-Bursa TSO Başkanı İbrahim
Burkay
Bursa TSO Başkanı İbrahim Burkay da Bursa TSO’nun 125 yılı geride
bıraktığını hatırlatırken odanın
tarihine ilişkin bilgi verdi. Büyük işlerin büyük hayaller kuran insanlar
tarafından gerçekleştirildiğini belirten Burkay şunları söyledi: “10 yıl
öncesinde kadar yarının ne olacağını kestiremeyen ülkemiz bugün önümüzdeki 10
20 yıl için planlar yapabilmektedir.
Milli birliğimizi güçlü tutmamız çok önemli. Milletçe elele vererek başaramayacağımız
hiçbir hedef bulunmamakta. Atalarımız kümelenme modellerinin ve organize
olmanın örneklerini çok yıllar önce vermişlerdir. Bursa iş dünyası olarak artık
oyunun kurallarını kendimiz koymak istiyoruz.”