06.09.2014 Köln / Almanya Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Avrupa'da yaşayan Türkler, Avrupa ekonomisini de sırtlanmış durumdalar. Önümüzdeki dönemde krizden çıkış noktasında Türk sermayesiyle Türk girişimcisiyle beraber nasıl hareket edebilir şeklinde stratejiler çiziliyor" dedi.
Almanya'nın Köln kentinde Dış
Ekonomik İlişkiler Kurulunun (DEİK) çatısı altında faaliyet gösteren Dünya Türk
İş Konseyi (DTİK) tarafından düzenlenen "DTİK Avrupa-Balkanlar Büyük
Buluşması" kapsamında DTİK şehir temsilcileri sertifika ve rozet töreni
gerçekleştirildi. Törene, Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Hüseyin Avni
Karslıoğlu ve Türkiye'nin Köln Başkonsolosu Hüseyin Emre Engin de katıldı.
Törende konuşan Hisarcıklıoğlu,
Avrupa'da Türk girişimcilerin ekonomiye katıkları değere dikkati çekti.
Avrupa'da 150 bin Türk girişimcisi olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, "Bu
sıfır sermayeyle yapılmış bir şey. 500 binden fazla Avrupalı'ya bizim milletimiz
iş veriyor, aş veriyor. Avrupa'da yaşayan Türkler, Avrupa ekonomisini de
sırtlanmış durumdalar. Önümüzdeki dönemde krizden çıkış noktasında Türk
sermayesiyle Türk girişimcisiyle beraber nasıl hareket edebilir şeklinde
stratejiler çiziliyor" diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, DTİK olarak her
fikirden insana kapılarının açık olduğunu belirterek Avrupa'daki Türk
işadamlarına ve girişimcilere ortaklaşa ticaret yapma ve iş geliştirme
çağrısında bulundu.
DTİK bünyesindeki yurt dışında
yaşayan girişimcilerin yaşadıkları ülkeler ve şehirler arasında köprü vazifesi
gördüğünü anlatan Hisarcıklıoğlu, "Türkiye ile yaşadığınız ülkenin
arasında köprü olacaksınız. Sizler de yaşadığınız şehre tam entegre olun ki
sosyal faaliyetler içinde tam yer alın ki o ülkenin pasaportunu taşıyın ki
ülkenizle yaşadığınız ülke arasında köprü olabilin" tavsiyesinde bulundu.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın
Türk iş dünyasına dünyaya açılma noktasında kattığı değerlere değinen
Hisarcıklıoğlu, "Allah mekanını cennet etsin rahmetli Özal bizim ufkumuzu
açtı. Bugün Türkiye 30 yıl önce hiçbir şey yapamazken İtalya ile Çin'in
arasında bir sanayi devi ülkesi haline geldi. Bugün Türkiye bir sanayi devi. O
bize 'Gidin keşfedin dünyayı' dedi, biz dünyaya açıldık" ifadesini
kullandı.
-Dil köprüsünü kurmazsak hiçbir ticari köprüden bahsetmeyelim"
Karslıoğlu ise Türkiye'nin üretimde
inovasyona önem vermesi gerektiğini ve Türkçe'nin Avrupa'da anaokullarında
ortak dil olması gerektiğini anlattı.
Avrupa'nın birçok ülkesinde
başarılı Türk girişimciler olduğunu ancak bunlara ulaşılması noktasında daha
çok çalışılması gerektiğine işaret eden Karslıoğlu, şunları söyledi: "Türk
girişimci bir yazılım gerçekleştirmiş bunu Birleşmiş Milletler almış, ABD'liler
almış, Avrupalılar ilgi gösteriyor. Hatta Cezayir ve Tunus bile almış.
Yolsuzlukla mücadele ve yöntemleriyle ilgili bir program bu. Bütün dünyaya
satıyor patenti kendisinde ancak kimse tanımıyor onu. Bu insanlardan
Almanya'da, Hollanda'da çok var. Kendisi pek tanınmak istemiyor ama bana 'siz
isterseniz yardımcı olmaya çalışırız, ürünlerimizi Türkiye'de tanıtırız'
dediler. Ben de iyi olur Türkiye'de de gerekli ama alınır mı, alınmaz mı
bilmiyorum dedim. Herhalde uzun vadede ihtiyacımız da olacak diye düşünüyorum.
Böyle bir programa her ülkenin ihtiyacı var. Almanya'da istiyor bu programı.
Her zaman yolsuzluğa bulaşmak isteyen birtakım insanlar çıkacaktır. Bunun için
biz de bu ürünü almalıyız. Bakanlığa söyledim hemen gönder dediler. Yani
bizimkiler de bu işe ilgi duyuyorlar."
Karslıoğlu, yurt dışında yerleşik
işadamlarının yaşadıkları ülkelerle ticari köprü kurmasının yanı sıra ortak bir
dil konusunda da köprü kurulması gerektiğini ifade ederek "Türkiye ile
aramızda 3 nesil sonra bağ kalmayacak. Ticari bağ olacak ancak dil bağı ne
olacak? 30 yıl sonra hangi dilden konuşacağız biz, bunu düşündünüz mü hiç?
Türkçe mi, Almanca mı, İngilizce mi? Eğer biz dil köprüsünü kurmazsak bu dilin
ve inanç köprüsünü oluşturamazsak o zaman hiç bir ticari köprüden
bahsetmeyelim" dedi.
Karslıoğlu, DTİK'in diaspora
politikasının sadece Türkiye politikasına göre değil, yurt dışındaki ülkelerin
yerel şartlarının da değerlendirilerek ele alınması gerektiğini söyledi.
Avrupa'da özellikle anaokullarında
ortak dilin önemli olduğunu vurgulayan Karslıoğlu, sözlerini şöyle tamamladı: "Almanya'da
anaokulunda İngilizce, Rusça öğretiliyor. İspanyolca teşvik ediliyor. Şimdi
Çince moda ancak Türkçe yok. İşadamlarımızı Türkçe, Almanca ve İngilizce
konuşulan anaokulları açmaya davet ediyorum. Bu konuda TOBB'dan
da destek bekliyorum. Eğer Türkçe'yi anaokulunda ve okullarda teşvik etmezsek
20 sene sonra burada Türkçe konuşan üye bulamazsınız."
-"Yurt dışında yaşayan Türkler, Türkiye'nin "uçbeyleri"
DEİK Yönetim Kurulu Üyesi Murat
Yalçıntaş da Türk işadamlarının Avrupa'da edindiği başarıların ve sağladıkları
istihdamın önemini anlattı.
Yurt dışında yaşayan Türklerin,
Türkiye'nin "uçbeyleri" olduğunu ifade eden Yalçıntaş, "Bugün
Balkanlar'daki ve Avrupa'daki Türkler oraları şenlendiriyorlar. Bugün yaşlanan
Avrupa nüfusuna en büyük destek, en büyük şenlendirici, en büyük hareket
sağlayan Türk asıllı işadamlarıdır. Ancak bu yaptıklarımızı biraz daha kalıcı
hale getirmemiz lazım" dedi.
DTİK Avrupa Bölge Komitesi Başkanı
Turgut Torunoğulları da bugüne kadar yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi verip
yaşanan sorunlar ve bölge komitesinin hedeflerini aktardı. Torunoğulları,
DTİK’in büyük faydasını gördüklerini vurgulayan, Avrupa’da yaşayan bütün Türk
iş adamlarını DTİK’e üye olmaya çağırdı.
DTİK Balkanlar Bölge Komitesi
Başkanı Ömer Süsli de Balkanlar komitesinin çalışmaları hakkında bilgi vererek,
Balkanlardaki Türk iş adamalarının DTİK’e daha fazla katkı sağlamalarını
istedi.
Öte yandan, sertifika ve
rozetlerini alan temsilciler daha sonra Karslıoğlu ve Hisarcıklıoğlu'nun da
katılımıyla aile fotoğrafı çektirdi.