24.03.2015 Silifke Mersin Silifke Ticaret ve Sanayi Odası’nı (TSO) ziyaret eden TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, hizmet binasının açılışını gerçekleştirdi. Markalaşmanın önemine işaret eden Hisarcıklıoğlu, “Silifkeliler türkülere yerleşmiş yoğurdunu markalaştıramazsa hem Silifke hem Türkiye kaybeder” dedi.
Hisarcıklıoğlu, bina girişinde Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir,
Belediye Başkanı Mustafa Turgut, Ticaret Odası Başkanı Nurettin Kaynar, Ticaret
Odası Meclis Başkanı Ali Doğan, yönetim kurulu üyeleri tarafından karşılandı.
##943##
Açılışta konuşan Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı M.
Rifat Hisarcıklıoğlu, “Başkan olduğumdan sonra bir hedef koyduk. Fiziki
şartların iyileştirilmesi, yaşanabilir ve hizmet verebilir hale gelmesiydi.
Silifke bu fiziki şartları düzelterek böyle modern bir hizmet binasına kavuştu.
İkinci etapta hizmet kalitesini arttırılmasını istiyoruz. O andan itibaren
Silifke Ticaret ve Sanayi Odası bu sürece canlarıyla başlarıyla dahil oldu."
dedi.
Hisarcıklıoğlu, dünyaya ün salmış Silifke yoğurdunun Yunanlılara
kaptırıldığını belirtirken şunları kaydetti: “Yoğurdumuzu var ama yoğurdu
markalaştıramadık. Silifke yoğurduyla karşıladınız beni. Halk oyunları Silifke
yoğurdu müziği eşliğinde oynadı. Masamda da yoğurt yedim yoğurt güzelde ama
yoğurdu markalaştıramadık. Yoğurdun markasını sadece Silifke değil Türkiye
kaybetti. Ben yurtdışını çok gezen bir kişiyim batıda hiç kimse yoğurdu
bilmiyor. Ama şuanda dünya da yoğurt diye satılıyor. Amerikan pazarının yüzde
30'u bir Türk’ün elinde. Ama o Türk’te bu yoğurdu gırik yoğurt diye satıyor.
Türk yoğurdunu Yunan markası adı altında satıyor. Bu bizim yoğurdumuzu
atalarımız olan Yörüklerimizin alıp getirip bu Anadolu’ya kazandırdığı bilse.
Bizim kazandırdığımız bir ürünü kaptırdık şuan. Silifke denilince akla ilk önce
yoğurt gelir bugüne kadar markalaştırılamamış ama en azından marka tescilini
almamız lazım. Benim babaannem eskiden yoğurdun içine meyve katar getirirdi
şimdi Fransız satıyor meyveli yoğurdu. Onların getirdiği meyveli yoğurdu
yiyoruz. Kendi değerlerimize sahip çıkamazsak o zaman kaybeden oluruz.
Değerlerinize sahip çıkıp yaptığınız işi de markalaştırırsanız bir liraya
sattığınız ürünü on liraya satarsınız. Bu bu kadar basittir”
