15.11.2015 Antalya Kadın-20 (W20) başlıklı açılım grubunca Emine Erdoğan’ın himayelerinde düzenlenen Mülteci Kadınlar Paneli’nde konuşan B20 Türkiye Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu en büyük mülteci akınının Suriye'den kaynaklandığını ifade ederek, mültecilerin büyük bir kısmının kadın ve çocuklardan oluştuğunu vurguladı.
Başka ülkelere göç etmenin bu insanların tercihi olmadığını, bu duruma
mecbur bırakıldıklarını anlatan Hisarcıklıoğlu, "Biz Türkiye olarak bunu
anlıyoruz, bu yüzden hiçbir ayrım yapmadan ülkemize sığınmak isteyen tüm savaş
mağdurlarını kabul ediyoruz. Biz bütün bunları yaparken batılı ülkeler hala bu
insanları kabul edip, etmemeyi tartışmaktadırlar. Bizler bu kişilere mesleki
eğitim vermek, aktif üretken bireyler haline getirmek zorundayız"
ifadesini kullandı.
##1031##
İkinci dünya savaşından bu yana yaşanan, en büyük mülteci krizi ile
karşı karşıya kalındığını ifade eden Hisarcıkıloğlu şöyle konuştu: “En büyük
mülteci akını, komşumuz Suriye’den kaynaklanıyor. Suriye’deki kriz başlayalı 5
yıl oldu. Krizden önce Suriye nüfusu yaklaşık 23 milyondu. Sadece 5 yıl içinde
bunun 300 bini öldürüldü.7 milyon kişi ülke içinde farklı yerlere göç etmek
zorunda kaldı.4 milyon kişi de komşu ülkelere sığındı. Ürdün’e 1,1 milyon,
Lübnan’a 700 bin, Irak’a da 250 bin Suriyeli mülteci sığındı. Türkiye ise resmi
rakamlara göre 2 milyonun üzerinde Suriyeli mülteciye sığınak oldu. Ama biz bu
rakamın 3 milyona yakın olduğunu biliyoruz. Rakamlardan daha vahim olanı şu: Mültecilerin
büyük kısmını; kadınlar ve hiçbir şeyden haberi olmayan, sevgiye ve bakıma
ihtiyacı olan çocuklar oluşturuyor. Daha anne sütünden kesilmemiş bebekler
dünyanın en büyük kahrını çekiyor. Bizim için bir nimet olan dünya, onlar için
zindan oluyor. Şunu hepimizin çok iyi anlaması gerekiyor. Başka ülkelere göç
etmek bu insanların tercihi değil. Zira hiç kimse kendi vatanını, şehrini,
ailesini, yuvasını, düzenini bırakmak istemez. Bu insanlar buna mecbur
kaldıkları için, her şeyi göze alarak belirsiz bir geleceğe göç ediyorlar.”
-Mülteciler konusunu
konuşmalıyız
Özellikle G20 ülkeleri olarak mülteciler konusunda çok daha önemli ve uzun
vadeli konuları konuşmaları gerektiğinden söz eden Hisarcıklıoğlu, “Bırakınız
mültecileri kabul etmeyi, bizim mültecilerin eğitimi konusunu tartışmamız
gerekiyor” diye konuştu. Savaş bittiğinde bu mültecilerin önemli bir kısmının
kendi ülkelerine geri döneceğini bildiren B20 Başkanı Hisarcıklıoğlu, insanların
geri döndüklerinde kendi toplumlarını dönüştürme kapasitesine sahip olmaları
gerektiğini söyledi.
Hisarcıklıoğlu şöyle konuştu: “Biz burada özellikle kadın mültecilerin
eğitimini en önemli unsur olarak görüyoruz. Çünkü bir erkeği eğitirseniz,
sadece bir bireyi eğitmiş olursunuz. Ama bir kadını eğitirseniz, bir aileyi
eğitmiş olursunuz. Aileyi eğittiğiniz zaman da, toplumun tamamını eğitmiş
olursunuz. İşte sorunlu coğrafyaların geleceğini şekillendirmenin yolu buradan
geçiyor.
Biz hem Türk iş dünyası olarak, hem de Türkiye olarak kadın mülteci
konusuna bu bakış açısıyla bakıyoruz. Batılı ülkelerle bu ortak vizyonda
buluşmalıyız. Böylece, hem başta kadın ve çocuklar olmak üzere mültecilere
insanca yaklaşmış, hem de barışın sağlam temellerini atmış oluruz.
-Emine Erdoğan’dan önemli
mesajlar
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan da burada
yaptığı konuşmada, gelişmiş ülke olmanın temel şartının, insanlık değerlerini
yere düşürmemek olduğunu belirterek, "Bu bağlamda uluslararası toplumu,
mülteciler konusunda daha etik ve ahlaki bir duruşa davet ediyorum. Liderleri,
eşlerini, iş dünyasını, sivil toplumu, medya patronlarını, bu konuda
seferberliğe çağırıyorum. Din, dil, ırk ayrımı yapmadan insanlığın geleceğini
tehdit eden her türlü zulme hep birlikte 'dur' diyelim" dedi.
Emine Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi kapsamında Titanic Otel'de,
"Kadın-20 (W20)" başlıklı açılım grubunca düzenlenen "Mülteci
Kadınlar Paneli"nin açılış konuşmasını yaptı.
Panele, W20 Türkiye Başkanı Gülden Türktan, B20 Türkiye Başkanı Rifat
Hisarcıklıoğlu, KADEM Yönetim Kurulu Başkanı Sare Aydın, Gaziantep Büyükşehir
Belediye Başkanı Fatma Şahin, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye
Temsilcisi Pascale Moreau, AFAD Başkanı Fuat Oktay, Türkiye Kadın Girişimcileri
Derneği (KAGİDER) Sanem Oktar Öğüt, Türkiye İş Kadınları Derneği (TİKAD)
Başkanı Nilüfer Bulut, Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Hak-İş Genel Başkanı
Mahmut Arslan ile iş dünyasından bazı isimler katıldı.
Emine Erdoğan, panelin yapılacağı salona kızı Sümeyye Erdoğan,
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in eşi Mehriban Aliyeva ve kızı Leyla
Aliyeva, Zimbabwe Cumhurbaşkanı'nın eşi Grace Mugabe, Malezya Başbakanı'nın eşi
Rosmah Binti Mansor ile beraber girdi.
"Dünyanın neresinde olursa olsun din, dil, ırk ayrımı yapmaksızın
terörün her türlüsünü lanetliyorum, Fransa halkına başsağlığı diliyor,
acılarını paylaşıyorum" diyerek konuşmasına başlayan Emine Erdoğan, G20
Liderler Zirvesi'nin terörün olmadığı, barış ve huzur dolu bir dünya inşa
etmeye vesile olması dilediğinde bulundu.
Emine Erdoğan, Türkiye dönem başkanlığında kadınların G20 gündemine
dahil edilmesine özel bir önem verildiğini söyledi. W20 grubunun küresel kadın
sorunlarına yeni bir bakış açısı getireceğine inandığını anlatan Emine Erdoğan,
kadınların her alanda hak ettiği konumu elde ettiği bir dünyanın oluşacağına
inandığını ifade etti.
Suriye'de tarihin en büyük insanlık trajedilerinden birisinin
yaşandığını, yüz binlerce insanın bu iç savaşta hayatlarını kaybettiğini ifade
eden Emine Erdoğan, şimdiye kadar ülke nüfusunun neredeyse yarısının
yuvalarından uzaklaştığını vurguladı.
Emine Erdoğan, uluslararası toplumun bu soruna çözüm üretemediği için
sığınmacıların kendi sorunlarına kendilerinin çözüm üretmeye çalıştığını
bildirdi.
"3 yaşındaki Aylan Kurdi bebeğin, Akdeniz sahillerine vuran bedeni
hepimizin hafızasında, gözümüzün önünden gitmiyor" diyen Emine Erdoğan,
şöyle devam etti:
"İlk günden beri yakından tanıklık ettiğimiz Suriye'deki trajediye
dair tecrübelerimizi sizlerle paylaşmayı insanlık görevi addediyorum. Türkiye
olarak Suriye'deki şiddetten kaçarak ülkemize sığınan 2 milyon 2 yüz bin insanı
topraklarımızda misafir ediyoruz. Açık kapı politikasıyla 10 ilimizdeki 25
geçici koruma merkezinde, mültecilerin her türlü ihtiyacını karşılamaya
çalışıyoruz. Sağlık, eğitim ve sosyal yardımlarla günlük hayatlarını
olabildiğince iyi koşullarda geçirmelerine destek oluyoruz. 600 bin okul
çağındaki çocuğun yüzde 90'nına eğitim sağlıyoruz. Suriyeli misafirlerimiz için
yaptığımız harcamalar 8 milyar Amerikan dolarına yaklaşmıştır. Fakat buna
karşılık uluslararası toplum tarafından yapılan yardımlar, beklentilerin çok
altında kalmıştır. Yalnızca 417 milyon dolarlık bir destek söz konusudur."
- "Mülteciler, istatistik
verileri değildir"
Emine Erdoğan, bu büyük insani trajediden en çok etkilenenlerin
çocuklar ve kadınlar olduğuna işaret ederek, "Bir kadın düşünün. Evinden,
ocağından ayrılırken yanına en fazla ne alabilir? Bir mültecinin çantasında
korku ve belirsizlikten başka ne olabilir? Çocukların küçük bedenleri savaşın
ağır yükünü nasıl taşıyabilir? Trajedilerine haber bültenlerinde tanıklık
ettiğimiz mülteciler, istatistik verileri değildir. Onların her biri, bizler
gibi kadındır, çocuktur, insandır. Umutları, gelecek planları, duyguları olan
insanlardır" ifadesini kullandı.