22.06.2018 İstanbul TOBB’un işbirliğinde, Ekonomi Bakanlığı’nın destekleriyle, Halkbank ve Vakıfbank’ın katkılarıyla başlatılan E-ihracat Seferberliği projesinin lansmanı, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, Vakıfbank Genel Müdürü Mehmet Emin Özcan, E-glober Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Alibaba Türkiye Genel Müdürü Cüneyt Erpolat ve TOBB Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Selçuk Öztürk’ün katıldığı basın toplantısında yapıldı.
Toplantıda konuşan TOBB
Başkanı Hisarcıklıoğlu, Başlangıcını yaptıkları projenin amacının, Türkiye’yi
500 milyar dolar ihracat hedefine yaklaştırmak olduğunu vurgulayarak, “Bu amaca
TOBB’a bağlı Oda/Borsaların üyesi şirketlerin ihracat performanslarını
güçlendirerek ulaşacağız. Bu kapsamda, şirketlerimizin, dünyanın en büyük
teknoloji şirketlerinden biri olan, Alibaba’ya üyeliklerini destekleyeceğiz. Firmaların
bu platformlara üye olmak için ödemeleri gereken bedelin ön finansmanını da
TOBB yapacak. Sonrasında, üyelik bedelinin yüzde 80’ini Ekonomi Bakanlığı, geri
kalan yüzde 20’yi, Halkbank ve Vakıfbank karşılayacak. Böylece firmalarımız,
herhangi bir bedel ödemeden, küresel pazar yerlerine üye olabilecek” dedi.
Bu adımın tam anlamıyla bir E-ihracat seferberliği olduğuna
dikkat çeken Hisarcıklıoğlu, “Türkiye’nin 81 ilinde ve 160 ilçesinde bulunan
Oda ve Borsalarımız sayesinde, milli bir seferberlik başlatacağız. Oda ve Borsa
üyelerimizi bu destekten faydalandırmak için, ülke çapında bu işi üstleneceğiz.
Yurtdışına satacak ürünü olan tüm firmalara kapımız açık. Bu projeyle birlikte,
özellikle daha önce hiç ihracat yapmamış firmalarımızı, ihracatla tanıştırmak,
Türkiye’ye binlerce yeni ihracatçı kazandırmak istiyoruz. KOBİ’lerimizin
Türkiye’nin toplam ihracatındaki yüzde 60’lık payını daha da yukarılara
çıkarmayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
Ekonomi Bakanlığının, ihracatı arttırmak üzere, E-ticaret
Sitelerine Toplu Üyelik Desteğini hayata geçirdiğini anımsatan TOBB Başkanı
şöyle devam etti: “Şimdi de bu kapsamda, Bakanlığımızla birlikte, E-ihracat
Seferberliği başlatıyoruz. Öncelikle ülkemize bu vizyonu kazandıran Sayın
Bakanımıza teşekkür ediyorum. Onun liderliğinde, ihracata verilen destekler,
hem çeşitlendirildi, hem de artırıldı. Dahilde İşleme Rejimi, KDV istisnası,
Eximbank kredileri gibi geleneksel yöntemlere, içinde bulunduğumuz çağın ruhuna
uygun yeni destek programları eklendi. Bu çerçevede Bakanlığımız; firmalar
arası işbirliklerini ve kümelenmeleri, küresel değer zincirlerine entegrasyonu ve
cari açığı azaltacak büyük yatırımları desteklemek üzere, devrim niteliğinde
çok sayıda yeni programı hayata geçirdi. E-ticaret Sitelerine Toplu Üyelik
Desteği de işte bu programların en yenilerinden. Sayın Bakanımıza, tüm bu
yenilikçi icraatlarıyla, Türk özel sektörünün gelişimine yaptıkları katkılardan
dolayı şükranlarımı sunuyorum”.
TOBB olarak Türkiye’de E-ticaretin gelişmesi için birçok
başarılı faaliyet gerçekleştirdiklerini ifade eden Hisarcıklıoğlu, 2016 yılında
TOBB E-ticaret Meclisini kurarak, Türkiye’nin önde gelen E-ticaret firmalarıyla
kamu kurumları arasında, bir köprü görevi üstlendiklerini ve iki tarafın,
e-ticareti büyütecek politikaları birlikte tasarlayabilecekleri bir çatı
oluşturduklarını söyledi.
Hisarcıklıoğlu, 2017 yılında 12 ilde gerçekleştirdikleri 16
E-ticaret Konferansı ile on binlerce KOBİ’ye ulaştıklarını, dijital çağın
tehditlerini, fırsatlarını anlattıklarını, KOBİ’lerin işlerini nasıl dijital
ortama taşıyabileceklerini gösterdiklerini aktardı.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığının yetkilendirmesiyle, E-ticaret
sitelerine güven damgası vermeye başlayacaklarını belirten Hisarcıklıoğlu, “Güven
damgası uygulamasıyla birlikte, tüketicilerin elektronik mecralardan alışveriş
yaparken karşılaştıkları güven eksikliğini gidermeyi hedefliyoruz” dedi.
Hisarcıklıoğlu, E-ihracat projesinin yararlanıcısı olacak
şirketlerin, pazar yerlerine üye olarak milyonlarca alıcıya kolaylıkla
ulaşabileceğini anlatarak, “Elbette, pazar yerlerine üyelikle müşterilere daha
kolay ulaşabilir olmak, ihracat yapacağınız anlamına gelmiyor. Platformlar
üzerinden ihracat yapabilmek için, bu platformları etkin kullanmak gerekiyor. Bu
kapsamda, bu projenin bir parçası olarak, şirketlerimizin dijital mecralarda
kendilerini doğru konumlandırmalarını sağlamak için, kitlesel bir eğitim
seferberliği de başlatıyoruz. Projemizde yer alan pazar yerleriyle birlikte,
Türkiye’yi karış karış dolaşarak, firmalara E-ihracatın inceliklerini
anlatacağız. Firmalarımızın yetkili personelini bu konuda eğiteceğiz. Projemizin
etkisini de düzenli aralıklarla takip edeceğiz. Üyelik desteğinden faydalanan
firmaların; Platformları ne derece etkin kullandıklarını, Memnuniyet
düzeylerini, Platform üzerinden gerçekleştirdikleri ihracat miktarını düzenli
olarak ölçerek Bakanlığımıza paylaşacağız” şeklinde konuştu.
Türk müteşebbisinin elinde numune çantasıyla, dilini,
kültürünü bilmediği ülkelere gidip, kapı kapı dolaşarak, ihracatı, 1980’de 3
milyardan, 2018’de 160 milyar dolara çıkardığını belirten TOBB Başkanı şunları
kaydetti: “Müteşebbis ruhumuz ve sahip olduğumuz cesaret bizi bu günlere
getirdi. Ama artık eski dünya yok. Eski satış ve pazarlama yöntemlerini
kullanarak, ihracat hedeflerimize ulaşmamız mümkün değil. 500 milyar hedefine
ulaşmak için ihracat yaptığımız pazarları ve ihraç ettiğimiz ürünleri
çeşitlendirmeli, ihracatçı sayımızı da arttırmalıyız. Zira ihracatı ülkeler
değil, firmalar gerçekleştirir. Türkiye 2023 ihracat hedefine ulaşmak için
ihracatçı sayısını artırmak zorunda. Bugün Türkiye’de faaliyet gösteren 1,5
milyon girişimcinin, sadece 72 bini, yani yüzde 5’i ihracatçı. 2007’de
ihracatçı sayısı 48 bin iken, son 10 yılda hızlı bir artışla, mevcut
ihracatçıların yarısı kadar yeni ihracatçı, ekonomiye dâhil oldu. Ancak bugün
gelinen nokta itibariyle, 72 bin ihracatçı bize yetmiyor. Örneğin, bize en
yakın ekonomi olan İtalya’ya bakalım. Türkiye’nin ulaşmak istediği 500 milyar
dolar ihracat hacmini, İtalya 195 bin ihracatçıyla yakaladı. Demek ki,
Türkiye’nin 2023 ihracat hedefine ulaşabilmesi için, ihracatçı sayısını da üç
katına çıkarması gerekiyor. Geliştirmemiz gereken ikinci alan, ihraç pazarlarımız.
İhracatta ekseni büyütmek, ufkumuzu genişletmek zorundayız. Şu an Türkiye’nin
ihracat menzili yaklaşık 2.900 kilometre. Ama mesela Kore’ninki bunun iki katı
kadar, tam 5,700 kilometre. Hindistan içinse bu menzil 6,200 kilometre
civarında. Küçücük İsrail’in ihracat menzili 5,600 kilometre. Demek ki dış
pazarlara ulaşma için koşarken, bizim nefesimiz ancak diğerlerinin yarısına
yetiyor. Menzili dar olanın ufku da dar olur. Menzili aşan, dünyanın nasıl bir
yer olduğunu, menzili kısa olandan daha iyi bilir. İşte E-ticaret, bu ufkumuzu
genişletmek için de çok önemli”.
Hisarcıklıoğlu, artık hiçbir ücret ödemeden, ihracat yapmanın
mümkün hale geldiğini, eskiden malı başka ülkede satmak için dağıtımcı, bayi
gibi birkaç kademeden geçildiğini, şimdi bunların da hepsinin ortadan kalktığını
ve bürokrasinin bittiğini söyledi.
Doğrudan tüketiciye ulaşıldığına dikkat çeken
Hisarcıklıoğlu, “Mesela 2017’de Bayburt’tan ihracat yapan firma çıkmamış. Şimdi
Bayburt, tüm dünya ulaşabilecek. Artık, o meşhur lezzeti, Bayburt Tel
Helva’sını, e-ticaretle, 3 bin kilometre ötedeki Berlin’e de, 14 bin kilometre
mesafedeki Sydney’e rahatça pazarlayabileceğiz. İşte, etkin kullanmamız
durumunda, e-ihracat platformları, bunu başarmamızı sağlayacaktır. Ekonomi
Bakanlığımızın destekleriyle başlattığımız bu projenin, Türkiye’nin ihracat
tarihinde bir yeni bir sıçrama noktası olacağına inanıyorum” dedi.
Konuşmaların ardından, E-ihracat Seferberliği Projesi imzalandı.