14.11.2018 Ankara Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) önderliğinde ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ortaklığında Avrupa Birliği finansmanı ile hayata geçirilen “Mahir Eller Projesi” ile 30 bin kişinin mesleki becerisi belirlenecek, 20 bin kişinin yetkinliği belgelendirilecek, 3 bin kişiye de istihdam sağlanacak.
Mahir Eller Projesi’nin açılış
toplantısı TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu’nun ev sahipliğinde; Aile,
Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk ile AB Delegasyonu
Başkanı Büyükelçi Christian Berger’in katılımıyla gerçekleştirildi.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu, burada yaptığı
konuşmada, Türkiye'nin 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki en ağır sığınmacı sorunuyla
karşı karşıya olduğunu söyledi. Suriye iç savaşında 7 milyon Suriyeli'nin
ülkelerini terk etmek zorunda kaldıklarına dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, bu
insanların yarısının Türkiye'de misafir edildiğini dile getirdi.
Hisarcıklıoğlu, Türkiye'de bulunan
Suriyelilerin hayatını kolaylaştırmak için, 32 milyar dolar harcama yapıldığına
işaret ederek, "Bölgemizde huzur ve sükuneti sağlamak adına yaraları
sarıyoruz. Zira biliyoruz ki huzur olmadan ticaret olmaz, ticaret olmadan da
zenginlik olmaz. Dolayısıyla, sığınmacı meselesi, siyasi olduğu kadar ekonomik
yönü de olan bir konudur. Devletimiz siyasi olarak yaraların sarılması için
çalışırken, biz de ekonomik olarak yaraların sarılması için uğraşıyoruz."
diye konuştu.
Bu projeyle öncelikle geçici koruma
altındaki Suriyelilerin en yoğun bulunduğu Adana, Bursa, Gaziantep, Hatay,
İstanbul, İzmir, Kayseri, Kilis, Konya, Mardin, Mersin ve Şanlıurfa'ya
odaklanıldığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, Mahir Eller Projesi ile mesleki
yeterliliği, birikimi olan ve daha iyi çalışma koşulları arayan insanlara
dokunmayı hedeflediklerini bildirdi.
-
"Hükümetimiz burada da yanımızda olduğunu gösterdi"
Hisarcıklıoğlu, projeye katılanların
hem daha kolay iş bulabileceğini hem de firmalara ve Türkiye'ye katkı
sağlayacaklarını belirterek, şunları kaydetti:
"12 şehrimizde yer alan tüm
firmalarımızı, 'birlikte yaşamak ve birlikte çalışmak için' gönüllü işveren
olmaya davet ediyorum. Hükümetimiz, burada da yanımızda olduğunu gösterdi.
Firmalarımıza, proje kapsamında ilk kez istihdam edilecek geçici koruma
altındaki Suriyeli çalışanlar için teşvik verilecek. Çalışma izni ücretleri ve
yeni istihdam ettiği kişinin toplam maliyetinin yüzde 10'u, proje süresince 6
ay boyunca karşılanacak. İşverenlerimiz, bu proje kapsamdaki tüm süreçler için
12 şehrimizdeki odalarımızdan danışmanlık alabilecek."
Bu projenin sadece bir istihdam
projesi olmadığını ifade eden Hisarcıklıoğlu, projeyle 30 bin kişinin mesleki
yetkinliklerinin ve becerilerinin artırılmasının sağlanacağını söyledi.
Hisarcıklıoğlu, projenin tamamında,
Suriyeli sığınmacılar ile Türk vatandaşları arasında yüzde 35-65 oranını
korumaya çalıştıklarını vurgulayarak, "Bundan sadece sığınmacı
kardeşlerimiz değil, tüm Türkiye kazançlı çıkacak." dedi.
-Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk da Mahir Eller Projesi'nin 12 ilde toplam 20 bin kişiye ulaşacağını belirterek, "Bu çalışmada 3 bin kişinin istihdam edilmesi mültecilerle birlikte vatandaşlarımızın ekonomik uyumuna ciddi katkı sağlayacak." dedi.
Türkiye'nin yaklaşık 3,5 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyon mülteciye ev sahipliği yaptığına dikkati çeken Selçuk, şöyle konuştu:
"Bu anlamda dünyada en çok mülteci barındıran ülke konumundayız. Bize sığınan hiçbir kardeşimizi geri çevirmedik. Ancak Suriye'de yaşanan bu büyük felaket küresel bir sorun olarak karşımızda durmaktadır. Türkiye'nin yanı sıra dünya ülkelerinin de sorunun çözümüne katkı sunmaları bu açıdan önemli. Bizler hiç kimseden yardım beklemeden insani, ahlaki ve vicdani sorumluluğumuzu yerine getirdik. Burada hiç tereddüt etmedik, çünkü Suriye gönül coğrafyamızın ayrılmaz bir parçasıdır. Kamu kurum ve kuruluşlarımız, sivil toplum örgütlerimizle birlikte barınma, gıda, eğitim ve sağlık başta olmak üzere psiko-sosyal destek hizmetinden çalışma hakkına kadar her alanda Suriyeli kardeşlerimizin yanlarında olduk. Ülkemizde misafir ettiğimiz Suriyeli mültecilerin yüzde 71'ini kadın ve çocuklar oluşturmaktadır. Dolayısıyla kadın ve çocuklara yönelik yürütülen sosyal uyum çalışmaları ayrı bir önem teşkil ediyor. Suriyeli aileleri bir arada tutmak, aile bütünlüğünü korumak adına çocukların düzenli olarak eğitime kazandırılması, annelerin iş ve meslek edinerek ailelerine destek olmaları sosyal uyum açısından atılması gereken iki önemli adım. Bugün gerek kamplarda ve gerekse şehirlerde Suriyeli çocuklar eğitim-öğretim imkanından yararlanmaktadır. Kendi çocuklarımız için sağladığımız her türlü eğitim imkanını hiçbir ayrım yapmaksızın Suriyeli çocuklar için de sunuyoruz."
Bakanlık olarak sosyal yardım ve hizmetlerin yanı sıra mültecilerin istihdama katılmasına katkı sunduklarını vurgulayan Selçuk, Mahir Eller Projesi'yle ilgili şu bilgileri verdi:
"Mülteci kardeşlerimizin iş becerilerini ön plana çıkartıp kendi vatandaşlarımızla birlikte istihdamı artırmak, ekonomik uyumu güçlendirmek için çalışacağız. Bu anlamda sanayi ve ticaret odalarımıza mülteci kardeşlerimizin çalışma hayatına kazandırılmasına yönelik çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum. Bu proje ile 12 ilde yüzde 65'i geçici koruma altındaki Suriyeli, yüzde 35'i vatandaşlarımız olmak üzere toplam 20 bin kişiye ulaşılacak olması önemli bir hedef. Bu çalışmada 3 bin kişinin istihdam edilmesi mültecilerle birlikte vatandaşlarımızın ekonomik uyumuna ciddi katkı sağlayacak. Yaklaşık 15 bin kişinin sınavlarda başarılı olması ve belge almaya hak kazanması iş piyasasının ihtiyaç duyduğu nitelikli iş gücüne kavuşması adına da önemli bir adım. Mesleki becerileri belgelendirilmiş kişilerin istihdam edilmesini teşvik etmek için asgari ücretin yüzde 10'u ve SGK işveren primlerinin tamamının, 6 aya kadar proje bütçesinden karşılayacağız."
-AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger
Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Christian Berger ise "Mahir Eller Projesi"ne ilişkin olarak "Temel amaç, mesleki yönlendirme, deneme ve sertifikalandırma yoluyla sığınmacıların istihdam edilebilirliğini pekiştirmek" dedi.
Büyükelçi Berger, Suriye’de 2011 yılından bu yana insani bir felaket yaşandığını belirterek, yaklaşık 7 milyon insanın ülke içinde sığınmacı veya mülteci konumunda olduğunu hatırlattı.
Suriye konusunda hala siyasi bir çözüme ulaşılamadığını söyleyen Berger, Türkiye ile Rusya arasındaki İdlib mutabakatına atıfla, "Türk diplomasisi sayesinde İdlib’deki duruma bir çözüm bulundu ve başka bir insani felaketin önüne geçildi." dedi.
Berger, Suriye'de 2011'de krizin patlak vermesinden bu yana Türkiye’nin artan sayıdaki sığınmacılara ev sahipliği yapmak için muazzam çaba gösterdiğini söyledi.
Büyükelçi Berger, şu an Türkiye’de 4 milyon civarındaki kayıtlı sığınmacının yaklaşık 2 milyonunun çalışabilecek yaşta olduğunu anımsattı.
Türkiye'deki sığınmacıların hayatlarını tekrar kurabilmeleri, geçimlerini sağlayabilmeleri ve Türk ekonomisine olumlu katkıda bulunabilmeleri için onlara fırsat sağlamanın artık zorunlu bir hal aldığını vurgulayan Berger, bunun aynı zamanda Suriye’de barış tesis edilene kadar, Suriyelilerin Türk toplumuna entegrasyonuna da büyük bir katkı sağlayabileceğini anlattı.
İş piyasasında sığınmacılar için şartların teşvik edilmesi gerektiğini söyleyen Berger, "Sığınmacıların işe alınması ve şirketler ile iş arayanların bir araya getirilmesi noktasında özel sektörü desteklememiz gerekiyor, bu son derece önemli. Bu amaç için bu proje aracılığıyla 15 milyon avro sevk edildi. Temel amaç, mesleki yönlendirme, deneme ve sertifikalandırma yoluyla sığınmacıların istihdam edilebilirliğini pekiştirmek." ifadelerini kullandı.
Berger, AB’nin, sığınmacıların istihdam edilebilirliğini ve iş piyasasına entegrasyonlarını desteklemeye devam edeceğini, Türk hükümetinin etkileyici çabalarına katkıda bulunmaktan gurur duyduklarını kaydetti.
-Mahir
Eller Projesi ne getirecek?
Bu proje ile TOBB, geçici koruma
altındaki Suriyelilerin ve Türk vatandaşlarının ekonomik hayata katılımı için
önemli bir proje hayata geçiriyor. Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve
15 Milyon Avro bütçeye sahip olan proje, 12 ilde gerçekleştirilecek. TOBB ile
Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ortaklığında yürütülen
“Birlikte Yaşamak ve Çalışmak: Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Türkiye
Ekonomisine Entegrasyonu - Mahir Eller Projesi” ile toplam 30 bin kişiye
ulaşılması hedefleniyor.
“Mesleğini belgele, farkını koy
ortaya” sloganıyla başlatılan projenin temel amacı, geçici koruma altındaki
Suriyeliler ve Türk vatandaşlarının mevcut mesleki becerilerinin
belgelendirilmesi ile istihdam edilebilirliklerini artırmak olarak öne çıkıyor.
-3
bin kişi istihdam edilecek
İki sene sürecek olan “Mahir Eller
Projesi”, Türkiye’de geçici koruma altındaki Suriyeli nüfusunun yoğun olduğu
Adana, Bursa, Gaziantep, Hatay, İstanbul, İzmir, Kayseri, Kilis, Konya, Mardin,
Mersin ve Şanlıurfa illerinde uygulamaya geçirilecek. Bu illerdeki Ticaret ve
Sanayi Odaları işbirliği ile gerçekleşecek proje kapsamında 30 bin kişinin
beceri haritası çıkartılacak ve mesleki yetkinlikleri belirlenecek. Bunların
arasından 20 bin kişi mesleki yeterlilik sınavlarına alınacak ve 15 bini
belgelendirilecek. Belgelendirilen kişiler arasından 3 bin kişi istihdam
edilecek. Ayrıca 2 bin kişi de Türkçe dil kurslarından yararlandırılacak.
-Herkes
kazanacak
Projede her kesime yönelik teşvikler
söz konusu olacak. Projeden çalışan veya iş arayan geçici koruma altındaki
Suriyeliler ve Türk vatandaşları ve iş gücü piyasasına girmeye hazırlanan
mesleki ve teknik eğitim öğrencileri yararlanabilecek.
Projenin uygulanacağı 12 ilde yaklaşık
bin firmanın ‘gönüllü işveren’ olması hedefleniyor. Firmalar proje ile mesleki
yeterlilikleri belgelendirilmiş kişileri istihdam etme fırsatı elde edecek.
Mevcut çalışanlarının mesleki yeterliliklerini proje kapsamında ücretsiz olarak
belgelendirme imkânına sahip olacak. Ayrıca proje kapsamında çalışan istihdam
eden firmalar için çeşitli teşvikler verilecek. Bu teşvikler, çalışma izni
ücretlerinin ödenmesi ve yeni istihdam ettiği kişinin toplam maliyetinin yüzde
10’unun 6 ay boyunca ödenmesi şeklinde olacak. Proje kapsamında istihdam
edilenlerin tümünde işverenler bu teşvikten yararlanabilecek. Süreç içinde
firmalara, geçici koruma altındaki
Suriyelilerin çalıştırılmasına ilişkin hukuki süreçler hakkında da danışmanlık
verilecek.
-İlkleri
barındırıyor
Proje, birçok açıdan Türkiye’de
ilkleri barındırıyor. Projeyle, halihazırda bir mesleği olan kişilere,
becerilerine uygun alanlarda iş bulmalarını kolaylaştırmak için, mesleki
yeterliliklerini belgelendirme imkanı sunulacak. Söz konusu belgelendirme,
Mesleki Yeterlilik Kurumu’nun yayımladığı ulusal yeterlilikler çerçevesinde,
yetkilendirilmiş belgelendirme kuruluşlarınca yapılacak sınavlar aracılığıyla
gerçekleştirilecek.
Bu proje ile uygulanacağı illerdeki
işgücü piyasasının ihtiyaç analizi de gerçekleştirilecek. Bölgede yaşayanların
mesleki birikimleri, becerileri tespit edilecek. Savaş koşullarında Türkiye’ye
gelirken yanında herhangi bir diploma veya sertifika getiremeyen kişilerin
becerilerini kanıtlayabilecekleri bir belgeye sahip olmalarını sağlaması da
projenin önemli odaklarından biri olacak. Belirlenecek sektörlerde faaliyet
gösteren bin firmanın da temel beceri ihtiyaçları çıkartılacak.
Halen Türkiye’de 20 bin kişiye mesleki
belgelendirme sınavlarına girme imkanı tanıyan ve belge almaya hak kazanan 3
bin kişiyi işverenlerle buluşturmayı hedefleyen başka bir proje yürütülmüyor.
Türkiye’de özel sektörün en önemli çatı kuruluşu olan TOBB’un liderliğinde
gerçekleştirilmesi de “Mahir Eller Projesi”ni farklı kılan unsurlar arasında
öne çıkıyor.
-Projenin
adı nereden geliyor?
Arapça kökenli bir kelime olan
“Mahir”; ‘becerikli, yetenekli, uzman, işini iyi bilen, usta’ anlamına geliyor.
“Mahir Eller” ise ‘işinin ustası, mesleğinin erbabı, mesleki yeterliliğe sahip’
olanları temsil ediyor. Bu proje ile mesleki yeterliliği ve birikimi olan, bunu
kanıtlayarak daha iyi çalışma koşulları arayan mahir ellere, mahir insanlara
ulaşılması hedefleniyor. Mesleğinde usta olanlara, işinin erbabı olanlara, “İyi
bir hayat, iyi bir iş için; mesleğini belgele, farkını koy ortaya” sloganıyla
sesleniliyor.