10.10.2020 Ankara TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, TESK Başkanı Bendevi Palandöken, TİM Başkanı İsmail Gülle, DEİK Başkanı Nail Olpak, TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski, MÜSİAD Başkanı Abdurrahman Kaan, TMB Başkanı Mithat Yenigün ve YASED Başkanı Ayşem Sargın, Suudi Arabistan’ın boykot çağrılarına karşı ortak açıklama yaptı.
Açıklamada şöyle:
“Türk iş insanları olarak Suudi Arabistan ile
ticari ve ekonomik ilişkilerimizin sorunsuz bir şekilde sürdürülmesine büyük
önem veriyoruz.
Birbirini tamamlayıcı nitelikte olan Türk ve Suudi
ekonomilerinin kalkınması ve büyümesinin, ülkelerimiz arasındaki ticaretin
kazan-kazan ilkesi çerçevesinde sürdürülmesiyle mümkün olduğuna inanıyoruz.
Zira ticaretin halkları zenginleştiren ve refahı
artıran en önemli unsur olduğunu biliyoruz.
Tüm bunlara rağmen, Suudi Arabistan’da ülkemiz
firmalarına yönelik giderek artan bir menfi tutum sergilenmeye başladığını
üzülerek takip ediyoruz.
Firmalarımızdan aldığımız ve basına da yansıyan
şikâyetlerde, Suudi yetkililer tarafından Türkiye’den ithalat yapılmamasının
ifade edildiğini görüyoruz.
Ayrıca, firmalarımızdan mal tedarik eden birçok
Suudi firmasına, Türkiye’den ithalat yapılmaması için taahhütname imzalatıldığı
da ifade edilmektedir.
Yine son dönemde küresel lojistik firmaları da,
Suudi Arabistan’da Türk ürünlerine karşı uygulanan engeller hususunda
müşterilerini uyarmakta, Suudi gümrüklerinde sadece Türkiye’den gelen ürünler
için çok uzun süre bekletilmeye hazır olmalarını ve hatta Türkiye’den ithalatın
engellenebileceğini belirtmektedir.
Dolayısıyla bu konu ikili ekonomik ilişkilerin
boyutunu da aşarak küresel tedarik zincirleri açısından da sorun haline
gelmiştir.
Son olarak, Suudi Ticaret Odaları Konseyi Başkanı
Ajlan bin Abdul Aziz Al-Ajlan’ın 3 Ekim 2020 tarihinde kendi sosyal medya
hesabında Türk ürünlerini boykot etmenin tüm Suudi vatandaşların görevi
olduğuna dair paylaşımı her iki ülke iş insanlarında da büyük hayal kırıklığına
neden olmuştur.
Yukarıda dikkat çektiğimiz tüm bu olumsuz
gelişmeler, yıllardır Suudi Arabistan ekonomisine katkı sağlayan ve bugüne
kadar ülkede yüzlerce önemli projeyi başarıyla tamamlamış bulunan Türk
müteahhitlik firmaları için de geçerlidir. Müteahhitlerimiz uzunca bir süredir
açılan önemli ihalelere davet edilmemekte, kendilerine yeni büyük proje
verilmemektedir.
Firmalarımızın Suudi Arabistan’da maruz kaldığı
ayrımcı muameleler nedeniyle derin üzüntü içindeyiz.
Ülkelerimiz arasında ticareti engellemeye yönelik
resmi veya gayri resmi uygulamalar, aramızdaki ticari ilişkilere menfi
yansıyacak, her iki ülke ekonomisine ve halkına zarar verecektir.
Türkiye’den mal tedarikinin azaltılması, Suudi
firmaların da iş hacimlerini ve gelirlerini düşürecek, kalite, fiyat ve güven
anlamında Türk ürünlerini tercih eden Suudi Arabistan vatandaşlarının alım
gücünü olumsuz etkileyecektir.
Bu çerçevede Türk iş insanları olarak, ticari ve
ekonomik ilişkilerimizdeki sorunları çözmek için Suudi yetkililerden somut
adımlar atmasını bekliyoruz.
Yapıcı diyalog ve karşılıklı işbirliği ile her
türlü sorunu çözebileceğimize ve tüm engelleri birlikte aşabileceğimize
içtenlikle inanıyoruz”.