21.11.2013 Ankara Türkiye-Lüksemburg İş Forumu'nda konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı ve Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkan Yardımcısı İbrahim Çağlar ise Lüksemburg'un geçen yıl Türkiye'ye en çok yatırım yapan üçüncü ülke olduğunu belirterek, krizlerle yeniden şekillenen küresel düzende, Türkiye'nin ekonomik başarısı ve istikrarlı yönetimi ile bölgesel güç haline geldiğini dile getirdi.
Çağlar, AB ile tam üyelik müzakereleri
sürdüren Türkiye'nin, Çin ve İtalya arasındaki geniş coğrafyada en büyük
serbest piyasa ekonomisi olarak cazibesini hızla artırdığını kaydederek,
Türkiye'nin son 10 yılda hayata geçirilen yapısal reformlar sayesinde küresel
çapta iş, lojistik ve finans merkezi haline geldiğini söyledi.
Lüksemburg Büyük Dükü Henri'nin dün
ziyaret ettiği Gaziantep'in, Ortadoğu'nun her türlü sanayi ürünü ihtiyacını
karşılayabilen bir şehir olduğunu vurgulayan Çağlar, Gaziantep'in geçen yıl 5,5
milyar lira ihracat gerçekleştirdiği bilgisini verdi.
Çağlar, Türkiye'nin hızla değişen
ekonomik coğrafyasının, İstanbul'daki şirketler için birçok iş ve yatırım
fırsatını da beraberinde getirdiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:
"İkili ticaret hacmimiz artma
eğiliminde olmasına rağmen Lüksemburg'un toplam ithalatı içinde Türkiye'nin
payı maalesef binde 2 oranında. Son 10 yılda Lüksemburglu şirketler, Türkiye'de
6,5 milyar dolar civarında yatırım yaptı. Türk şirketlerinin Lüksemburg'da
yaptığı yatırımlar ise 800 milyon dolar civarında. Türkiye, Lüksemburg'dan
yönetilen fonlar ve şirketler için uygun yatırım imkanları da sunmaktadır.
Düşük enflasyonu, istikrarlı büyüme oranları ve güçlü ekonomisi ile Lüksemburg,
küresel finans piyasasının en dinamik yatırımcılarından biri haline gelen Türk
şirketleri için son derece yatırım imkanları olan bir ülke. Lüksemburg siyasi
otoritelerinden İstanbul'da Almanya, Fransa, Hong Kong ve Makedonya'da
yaptıkları gibi bir yatırım promosyon ve destek ofisi açmalarını istiyoruz.
Bunun için İTO olarak her türlü yardımı yapmaya ve destek olmaya hazırız."
Çağlar, imzalanacak olan
"Türkiye-Lüksemburg İş Konseyi" kuruluş anlaşması ile şirketler
arasındaki iş birliğinin kurumsal bir çerçeveye oturacağını sözlerine ekledi.
- Lüksemburg
Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı Etienne Schneider
Lüksemburg Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı
Etienne Schneider, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne (AB) katılımı sürecinde her
zaman destek verdiklerini belirterek, "AB ile Türkiye arasındaki
müzakerelerde vize politikalarıyla ilgili soruna mümkün olan en kısa sürede bir
çözüm geliştirilmesi gerektiğine inanıyoruz" dedi.
Lüksemburg Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı
Schneider, Türkiye-Lüksemburg İş Forumu'nda yaptığı konuşmada, Lüksemburg ile
Türkiye'yi birbirine yaklaştıranın sadece iş ilişkileri değil iki ülke
arasındaki dostluk olduğunu söyledi.
-
"Birlikte çok şey başarabiliriz"
Lüksemburg Maliye Bakanı Luc Frieden ise
küçük bir ülke olan Lüksemburg'un önemli bir mali hizmetler merkezine
dönüşmesinin nedenlerinden birinin mali hizmetlere en üst seviyede öncelik
vermeleri olduğunu söyledi.
Lüksemburg'un mali hizmetlerin güçlü bir
şekilde sunulması konusunda ayrıştığı noktanın diğer ülkelere oranla bu alanda
çok daha fazla uluslararası etkinliği bulunması olduğunu anlatan Frieden,
Lüksemburg'a gelenlerin bunu Avrupa ve dünya piyasalarına giriş olarak
kullandıklarını kaydetti.
-
"Türkiye-Lüksemburg İş Konseyi" kuruluş anlaşması imzalandı
Türkiye-Lüksemburg İş Forumu kapsamında
Lüksemburg Büyük Dükü Henri, Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Ekonomi Bakanı
Zafer Çağlayan, Lüksemburg Ekonomi ve Dış Ticaret Bakanı Schneider ve
Lüksemburg Maliye Bakanı Frieden huzurunda, TOBB Başkan Yardımcısı ve İTO
Başkanı Çağlar ile Lüksemburg Lojistik Topluluğu Başkanı Pierre Gramegna,
"Türkiye-Lüksemburg İş Konseyi" kuruluş anlaşmasına imza attı.
Törende ayrıca, Uluslararası Taşımacılık
ve Lojistik Hizmet Üretenleri Derneği (UTİKAD) Başkanı Turgut Erkeskin ile
Lüksemburg Lojistik Topluluğu Başkanı Gramegna arasında lojistik alanına
ilişkin bir mutbakat zaptı da imzalandı.
-Ekonomi
Bakanı Zafer Çağlayan
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ise
konuşmasında, Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine ilişkin yaptığı
değerlendirmede, "Acaba Türkiye mi AB'ye ihtiyacı olan bir ülkedir, yoksa
bir medeniyetler ittifakı olan Türkiye'nin AB'de olması mı AB'nin lehinedir?
Aslında sorunun cevabı, sorunun kendi içinde. Bugün Türkiyesiz bir AB
kayıptadır" dedi.
Çağlayan, Türkiye-Lüksemburg İş
Forumu'nda konuşmasına, Lüksemburg'lu yekililere Türkiye'nin AB üyeliği
sürecinde verdikleri destekten dolayı teşekkür ederek başladı. Bu kapsamda
Lüksemburg Dış Ticaret Bakanı Etienne Scheider ile yaptığı görüşmeye de dikkati
çeken Çağlayan, Scheider'in Türkiye'ye verdiği destekten bahsederek şöyle
konuştu:
"Acaba Türkiye mi AB'ye ihtiyacı
olan bir ülkedir, yoksa bugün 76 milyon nüfusu, dinamik bir yapıya sahip 30 yaş
gibi genç bir nüfusa sahip ve adeta dünyadaki krize meydan okuyan, ekonomisi
her geçen gün gelişen, Boğu ile Batı arasında önemli bir köprü, bir
medeniyetler ittifakı olan Türkiye'nin AB'de olması mı AB'nin lehinedir?
Aslında sorunun cevabı, sorunun kendi içinde. Bugün Türkiye'siz bir AB
kayıptadır."
Serbest ticaret koşulları, şeffaflık
gibi politikaları AB'nin her fırsatta dile getirdiğini anlatan Çağlayan,
"Maalesef Türkiye'ye, gerek vize konusunda, gerek transit geçişlerde
uygulanan kotalarla, gerek üçüncü ülkelerle yaptığı müzakerelere Türkiye'yi
dahil etmemesiyle, en önemlisi de Serbest Ticaret Anlaşması yapmış olduğu
ülkelere Türkiye'yi de taraf tutmamasıyla büyük bir haksızlık yapıyor. Türkiye
bu haksızlığı haketmiyor" dedi.
Türkiye'nin lojistik ve ekonomik açıdan
Doğu ile Batı arasında önemli bir köprü olduğunu, son 10 yılda Türkiye'ye gelen
uluslararası doğrudan yatırımların 1923-2003 arasında gelenin 9 katından fazla
olduğunu aktaran Çağlayan, konuşmasında Türkiye ile Lüksemburg ticaret hacmine
ilişkin verileri de paylaştı.
-Başbakan
Yardımcısı Ali Babacan
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan da,
"Türkiye olarak Lüksemburg Finans Merkezi ile iş birliği yapmaya, aynı
zamanda birbirimizden bir şeyler öğrenmeye ve ortaklıklar tesis etmeye
hazırız" dedi.
Babacan, Türkiye-Lüksemburg İş
Forumu'nda yaptığı konuşmada, Türkiye ve Lüksemburg'un iki ülke olarak NATO'da
müttefik olduğunu, birçok Avrupa yapısında birlikte temsiliyet ortaya
koyduklarını belirterek, Lüksemburg'un, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği
konusunda büyük destek verdiğini kaydetti.
Her iki ülkenin sürekli olarak
ilişkilerini iyileştirdiğini ifade eden Babacan, "İlk kez Lüksemburg'tan
Türkiye'ye devlet başkanlığı düzeyinde gerçekleştirilen bu ziyaretten ötürü
büyük onur duyuyoruz. Bugün yapılan toplantılar ve öncesindeki görüşmeler son derece
verimli oldu. Ortak bir ekonomik ve ticaret komisyonunun tesis edilmesine karar
verildi, anlaşmaya imza atıldı. İş ilişkilerinin daha da ileriye taşınması,
yeni yöntemlerle ilişkilerin finans alanında ilerletilmesi için çalışmalar
devam ettirilecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Başbakan Yardımcısı Babacan,
Lüksemburg'un son derece önemli finans ve lojistik merkezi olduğunu anlatarak,
"Lüksemburg'un AB'ye açılan bir kapı olduğunu söyleyebiliriz. Türkiye ve
özellikle de İstanbul Orta Asya, Kafkasya, Orta Doğu'ya ve Kuzey Afrika ve
ötesine açılan bir kapı olarak adledilmektedir" dedi.
-
Lüksemburg Büyük Dükü Henri:
Lüksemburg Büyük Dükü Henri ise,
Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) içinde oynayacağı önemli bir rol olduğunu
belirterek, "Türkiye'nin yakın gelecekte AB'ye katılmasını ümit
ediyoruz" dedi.
Türkiye-Lüksemburg İş Forumu'nda konuşan
Lüksemburg Büyük Dükü Henri, Türkiye'nin Güneydoğu'sunun yükselen bir yıldız
olduğunu belirterek, Gaziantep'i yükselen şehirler arasında örnek gösterdi.
-Lüksemburg
Borsası CEO'su Scharfe:
Türkiye-Lüksemburg İş Forumu kapsamında
Luxembourg for Finance (LFF) CEO'su Nicolas Mackel moderatörlüğünde
"Lüksemburg'da Türk yatırımcılar için çözümler" başlıklı bir panel
gerçekleştirildi.
Lüksemburg Borsası Üst Yöneticisi (CEO)
Robert Scharfe, Türkiye'den daha fazla firmanın Lüksemburg Borsası'nda
listelenmesi çağrısında bulunarak, "Lüksemburg Borsası Türk senet
sahiplerinin uluslararası piyasalara katılmalarını sağlayacaktır" diye
konuştu.
Lüksemburg Borsası CEO'su Robert
Scharfe, panelde yaptığı konuşmada, uzun bir geçmişe sahip olan Lüksemburg
Borsası'nın uluslararası sermaye akışlarının kesişme noktasında bulunduğunu
söyledi.
Lüksemburg Borsası'nda listelenmenin
saygıdeğer bir etiket anlamına geldiğini dile getiren Scharfe, özellikle de
Anglosakson borsalarla rekabet içinde olduklarını dile getirdi.
Lüksemburg Fon Endüstrisi Derneği (ALFI)
Başkanı Marc Saluzzi de İslami fonların yaygın olarak faaliyete sokulduğu tek
Müslüman olmayan ülke olarak dikkati çeken Lüksemburg'ta 5 milyar avroluk
İslami fon toplandığını ve bu fonların yöneticilerinin işini kolaylaştırmak
adına çalışmalar yaptıklarını anlattı.
Lüksemburg'un yabancı fon yöneticilerine
ve yatırımcılara önemli bir araç kiti sunduğunu ve 70'den fazla ülkeye fonları
taşıdıklarını anlatan Saluzzi, "Sizin ekonominizin dışa açılmasını ve
yatırım fırsatlarından faydalanmasını sağlayabiliriz" dedi.
-
"Lüksemburg bir sıçrama noktası"
Garanti Bankası Lüksemburg Şube Müdürü
Fouad Rathle ise, Lüksemburglu bir iş adamı olarak Türk bankasıyla asimile
olmaktan mutluluk duyduğunu söyledi.
Ashmore Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı
Didem Gordon, Lüksemburg'da kurdukları fon hakkında bilgiler vererek,
Lüksemburg'da gelişen bir trend olacağını ve gittikçe Türk varlıkları için daha
da ilgi çekeceğini söyledi.
Lüksemburg'un çok iyi bir performans
geçmişi olduğuna dikkati çeken Gordon, aynı zamanda çok iyi bir hukuk devleti
olduğunu sözlerine ekledi.
Lüksemburg Özel Bankacılık Grubu (PBGL)
Başkanı Yves Maas ise, Lüksemburg'da özel bankacılık sektörünün önemine
değinerek, sektörün çok büyük değişim geçirdiğini söyledi.
-Çağlayan,
Lüksemburg Dış Ticaret Bakanı Etienne Scheider ile görüştü
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Türk-Lüksemburg
İş Forumu kapsamında, Lüksemburg Dış Ticaret Bakanı Etienne Scheider ve
bereberindeki heyetle bir araya geldi.
Çağlayan, Türkiye ile Lüksemburg arasındaki ticaret
hacminin son derece yetersiz olduğunu belirterek, "Geçen yıl aramızda
yaklaşık 200 milyon dolarlık ticaret hacminin, aslında gerçek performansımızı
göstermekten son derece uzak olduğunu biliyoruz. Çok kısa sürede bunu milyar
dolar seviyesine çıkartmayı umut ediyoruz" dedi.
Basına kapalı olarak gerçekleştirilen
görüşme sonunda Çağlayan ve Scheider, Ekonomik ve Ticari Ortaklık Komisyonu
(JETCO) Anlaşması'nı imzaladı.