04.12.2017 Ankara TOBB Başkanlık Divanı Üyesi ve TOBB Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Faik Yavuz, Kamu İhale Kanunu Sempozyumu’na katıldı. TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen sempozyumun açılışında konuşan Yavuz, kamu ihalelerindeki beklentilerinin, kamunun kaynaklarının, milletin kaynaklarının en verimli şekilde kullanılması olduğuna işaret etti.
Bu kaynaklar kullanılırken de özel
sektörün zaafa uğratılmadan, işi hakkıyla yapan özel sektörün öne çıkması ve bu
mekanizmanın özel sektörümüzün gelişimine katkı sağlaması gerektiğine dikkat
çeken Faik Yavuz, bütün sürecin her kesim için kazan, kazan, kazan projesine
dönüşmesini diledi.
Kamu İhale Kurumu ve Maliye Bakanlığı’nın
kararları ve mevzuatının en belirleyici unsur olduğuna vurgu yapan Yavuz, “Ülke
olarak, kamu ihalelerinde geçmişten bugüne önemli mesafe kaydettik. Gerek
mevzuat, gerekse teknik altyapı bakımından büyük bir tecrübe kazandık. Tabii bu
dinamik bir süreç. Bazen mevzuatı hazırlıyoruz, sahada öngörülemeyen gelişmeler
oluyor, buna göre revize etmek gerekiyor. Zaman değişiyor, teknolojiler
değişiyor buna ayak uydurmak gerekiyor. İşte bu noktada eğer kamu-özel sektör
istişaresini çalıştırabilirsek, ortak aklı oluşturabilirsek en doğru işi yapmış
oluruz. O yüzden biz bu çalışmayı çok önemsiyoruz. Bu vesile ile Kamu İhale Kurumu Başkanımız Sayın
Güleç’e ve Maliye Bakanlığımızın müsteşarı Sayın Kaya’ya özel sektörümüz adına
yürekten teşekkür ediyorum. Yine pek çok bakanlığımız, kurumumuz bu işin ana
aktörlerinden. Burada kamudan çok değerli üst düzey bürokratlar var, iş
dünyamızın değerli temsilcileri var. Gün
boyu bu önemli meseleleri istişare edecekler. Eli taşın altında olan bütün
katılımcılara da camiamız adına yürekten teşekkür ediyorum” dedi.
-Tek tip şartnameden kurtulmalıyız
İşin hakkıyla yapabilecek olana teslim
edilmesini isteyen Yavuz şunları söyledi: “Bizim öncelikle şu tek tip şartname
işinden kurtulmamız lazım. En basiti, yapılacak iş aynı olabilir. Ama Akdeniz
kıyısında yapılacak bina ile 9 ay kışın olduğu bir bölgede yapılacak binanın ne
maliyeti, ne standardı, ne de yapım süresi aynı olmuyor. Elbette şartname farklılaşıyor ama
bakıyorsunuz pek çoğu copy-paste alınmış konulmuş. Burada her işin şartnamesi
titizlikle sıfırdan oluşturulması olması lazım. Bunu sağlamadığımız zaman
sorunları bitiremeyiz. Bizim çok önem verdiğimiz konulardan biri de yerli
üretime fiyat avantajı. Biz bu işin peşini yıllarca kovaladık. Yıllarca bunu
istedik. İstemimizin sebebi de basit, yerli sanayiyi geliştirmek. Bu çok önemli
bir araç, dünyanın en büyük ekonomileri de bunu uyguluyor, sonuçlarını
alıyorlar. Dünyanın en büyük iki ekonomisi ABD ve Çin uyguluyor mesela.
Sağ olsun Sayın Cumhurbaşkanımızın desteği
ile bunun kanun çıktı. Sonuçlarını da hemen görmeye başladık. Kamu ihalelerinde yerli alım oranı, tutar
olarak yüzde 10 seviyesinden, 2017 ilk 6 ay itibari ile yüzde 40’ın üzerine
çıktı.
Burada temel konu şu: bu yüzde 40’lık alımın
ihale adedi olarak yaklaşık yarısı üst fiyat sınırı olan %15 avantajından
faydalanıyor. Diğer yarısı daha düşük avantajdan faydalanıyor. Bunu yüzde 15
üst sınırında sabitleyelim. Bu bütçeye de ek yük getirmez. Çünkü, zaten ihale
tutarları olarak yerli alımların yüzde doksanı üst sınırdan işlem görüyor. Tutar olarak geriye kalan yüzde 10’u da üst
sınıra çekmek büyük ilave yük getirmeyecek. Ama adet olarak çok büyük fark
oluşturacak ve özel sektöre önemli moral verecek.”
-İstişare eden yanılmaz
Kamunun artık müteahhitlik işlerinin
pek çoğunun ihalesini içindeki malzeme ile birlikte yaptığına değinen Faik
Yavuz, “Burada yerli alımına bakılmıyor. Özellikle bu tür işlerde gerek inşaat
malzemesi kullanımında, gerekse içine konulacak ekipmanlar bakımından yerli
alımı konusu mutlaka şartnameye eklenmeli ve firmalardan fiyatlar da bu
şartlara göre alınmalı. İşin önemli noktası burası.
Bütün bu konular makine sektöründen
tutun da, iklimlendirme sektörüne, inşaat sektörüne kadar pek çok sektörümüz
için çok önemli. Üretim devi dediğimiz Çin pek çok sektördeki sıçramayı bu
şekilde yaptı. Ve şirketlerini dünya ile rekabet eden ölçeğe taşıdı. Ben
istişare ve ortak akılla en doğru işlerin yapılacağına inanıyorum. Kültürümüz
de bunu söylüyor zaten: İstişare eden yanılmaz” diye konuştu.
- Kamu İhale Kurumu Başkanı Hamdi Güleç
Kamu İhale Kurumu Başkanı Hamdi Güleç
de konuşmasında oturumlara ilişkin bilgi verdi. Sempozyum boyunca; yaklaşık
maliyetin gizliliği, tüzel kişinin ortağına ait iş deneyim belgesini
kullanımında ortağa ilişkin ilave kriter getirilmesi, yapım işlerinde benzer iş grupları tebliği ve
benzer işe uygun tutarların ayrıştırılması ve aşırı düşük tekliflerin
değerlendirilmesi ve sınır değer tespiti gibi konu başlıklarını masaya
yatıracaklarını anlattı.
Kamu İhale Kurumu’nun milli gelirin
yüzde 6,7’si kadar büyüklüğünde bir iktisadi etkiye sahip olduğunu açıklayan
Güleç, kamu ihale mevzuatlarının geliştirilmesi için tüm kurumlarla istişare
halinde olduklarını söyledi. Hamdi Güleç, sözleşmelerin uygulanması aşamasının
en az ihale aşaması kadar önemli olduğunun altını çözdi.